Herkese selamlar,
Sünniler, Şiiler, Kurancılar ya da İslam karşıtı olanların (Ateist, Deist, Agnostik v.b.) en temel problemlerinin Kuran’ı Kerim’i anlama yöntemleri olduğunu düşünüyorum. Hemen hemen hepsi bir ön kabul olarak, Kuran ayetlerinin Allah’tan sadır olan ve direkt onun sözleri olduğunu düşünüyorlar. Peygamberin de Cebrail’den duyarak Kuran’ı insanlara ilettiğini iddia ediyorlar.
Nonteistler de Kuran’ın bu şekilde oluştuğu inancı üzerine eleştireler getiriyor. Böyle olunca da bazı ayetlerin duruma göre değişiklik göstermesini problem ya da çelişki olarak kabul ediyorlar. Bu ayetlere inanlar da, nasih/mensuh gibi fikirlerle ya da tercümeleri eğip bükerek durumu kurtarmaya çalışıyorlar! Eğer yöntem olarak Kuran’ı, peygamberin zihnine gelen ilhamların kendi anladığı şekilde dile getirdiğini düşünmezsek nonteistlerin eleştirileri oldukça makul bir hale geliyor. Mesela bir örnek vermek istiyorum.
عُتُلٍّ بَعْدَ ذٰلِكَ زَنٖيمٍۙ
Yukarıdaki ayette geçen “zenim” kelimesi, amiyane tabirle “p*ç” demek. E koskaca Allah, triyonlarca yıldızın olduğu bir evrende (belki milyonlarca evrenden birinde) yaşayan bir canlıyı muhatap alıyor ve ona hakaret ediyor. Bu neden böyle? Buradaki lafzın nedeni, bu ayetlerin peygamberin zihnine gelen ilhamların onun kafasında kelimelere dönüşmüş olması ve yine peygamberin yanında bulunan arkadaşlarının; kendilerine yöneltilen her türlü eleştiri ya da hakareti Allah’ın cevaplandırması gerektiği düşüncesidir bana göre. Yani biri Müslümanlar için “akılsızlar” tabirini kullanıyorsa, cevabı kendilerinden değil Allahtan bekliyorlar. Bu da haliyle Kuran ayetlerine giriyor. Vahyin mahiyeti çözülecek gibi görünmüyor. Ama en azından belli yorumlamarla, bazı ayetlerin nedeni açıklanabilir.